HALİMİZ AHVALİMİZ 1
Orhan Öztürk

Orhan Öztürk

HALİMİZ AHVALİMİZ 1

17 Temmuz 2023 - 07:57

Ankara Siyasal Bilgilerde üçüncü sınıftayken TV de Küçük ağa dizisi başlamıştı. Tarık Buğranın 1960 lı yıllarda yazdığı  romanı Yücel Çakmaklı tarafından dizi filme dönüştürülmüştü. 

O günler 12 Eylülle biten terör sebebiyle rahatlığın arkasından gelen kasvetli havalar hakimdi.  

Yayına giren dizi hepimizi sarmış her bölümünü merakla izlemeye başlamıştık. 

O zamanlar yaygınlaşmış olan TRT; siyah beyaz ekranlı ve halkın tek eğlence aracıydı. 

Behçet Nacar, Kazım Kartal, Aydemir Akbaşlı müstehcen film furyası sebebiyle halk sinemalardan uzaklaşmıştı. 

Dolayısıyla ülke dizinin oynadığı saatlerde ekranlara kilitleniyordu. 

Dallas, Küçük Ev dizilerinden sonra iyi gelmişti.

Toplumun bütün kesimlerince  ön yargısız izlenen bir diziydi. 

Konusu tasfiye edilmiş bir imparatorluktan sonra başlayan milli mücadele hareketiydi.

Benzer durumu 20 sene sonra Kurtlar vadisi dizisi esnasında yaşadık. Dizi esnasında boşalan sokakları hırsızlar fazla değerlendiremedi.

TRT 
belki de kurulduğundan bu yana en yüksek reytinge ulaşmış bir proğram yapıyordu.
Kemal Tahir’in Yorgun Savaşçı romanı da dizileştirilmiş ancak yayına girmeden yakıldığı iddia edilmişti.

Dizi milli mücadeleyi anlatan müzikleri ile de gerçekten çarpıcıydı. Pir Sultanın Tevekkeltü Teallah şiiri KV cendere gibiydi kanımızı kaynatıyordu.

Dizinin yayınından hemen sonra Tarık buğranın katıldığı bir panelde sorular kısmına geçildiğinde sorduğum soruyu hatırlıyorum: 

1920 lerde yapılan milli mücadelenin romanı 40 sene sonra filmi de bundan 20 sene sonra yapıldı. Biraz geç olmadı mı? 

Sorunun esas muhatabı aslında Tarık Buğra değildi. Çünkü değil o zamanlar, yakın geçmişte bile ne Çanakkale’nin ne Atatürk’ün doğru dürüst bir filmi yapılmamıştı. 

Çanakkale’yi Mehmet Niyazinin Çanakkale Mahşeri romanı anlatmış, filmi 2000 li yıllarda yapılmıştı. 

Atatürk hakkında ise hala işte bu dedirten bir film yoktu, olanları da çer-çöp kabilindendi. İstismar kapılarını kapatmak şimdilik gereksizdi.

Oysa 2. Dünya Savaşı, Vietnam filmleri yüzlerce izleyiciye kavuşmuştu.

Küçük Ağa dizisi ülkedeki atmosferi inanılmaz ölçüde değiştirmiş gibiydi. O zamanlara kadar bizi etkileyen mehter marşları, Çırpınırdı Karadeniz türküleri yavaş yavaş çeşitlenmeye başlamıştı. 

Sonra cenderelerle gençlik yeniden yoğrulmaya başladı. 

Ancak bu arada dışarıya açılan Türkiye’de batılı müzisyenler Maykıl  Caksınlar vs… gençlerimizin ilgi odağı olmaya başladılar. Öyle ki Riyanhanın  bir konseri İstanbul trafiğini kilitleyebiliyordu.

2018 de Necip Fazıl ödülleri konserinde Yücel Erzenin  Sakarya şarkısını seslendirmesi benzer bir sürecin tekrarı oldu. 
Neyseki Sabahatin Ali, Nazım Hikmet konusunda Edip Akbayram, Ahmet Kaya, Sezen Aksu gibi vs… sanatçılar bu gecikmeyi telafi edebilmişlerdir.

Küçük Ağa romanı gibi yine 1970’lerde yazılan Sakarya şiiri 40 sene sonra besteye kavuştu. 20-30 sene önce yazılan hangi şiir ve romanlar acaba filme besteye kavuşacak diye düşünsek iyi olur. Mihribanı saymazsak…

Tarık Buğranın romanını yazdığı milli mücadele ve bunun aktörleri özellikle gençler açısından hala muğlaktır. 

Bu mücadele sonucunda yok olmaktan kurtulmak için geleneğinden, tarihinden vazgeçmek zorunda kalan bir milletin hikayesidir cumhuriyet tarihi… 

O dönemin yöneticileri dünya tarihinin en zor tercihini yapmak talihsizliğini yaşadılar. İskilipli Atıf Hocanın trajikomik dramı bu olgunun sonuçlarından küçük bir örnektir.

Bunu; bugün anlamak hala kolay değildir. 

Vatanı kurtarmak için bir müsait zamanda geri almak üzere dini verdiler sözü önemlidir. 

Bunun adına da laiklik dedik.

Aradan geçen 40-50 sene de sanki yok gibidir. 

Erol Güngör’ü ve Mahir Kaynak’ı yeniden okumakta fayda var.

Dünyadan, tarihten, kendi özünden koparılmış bir toplum, öbür taraftan da tarihinde hiç görmediği kadar açlık, sefalet, sıtma, trahom pençesinde kıvranmıştır. 

Tabi bu arada dünya savaşlarında, ihtilallerinde vs…  60-70 milyon insanın kaybı ayrı bir vâkıadır.

Türkler kadar zengin bir tarihe kültüre sahip az millet olmasına rağmen bunu günümüze yansıtamamış olmamız bir talihsizliktir. 

Tarih aslında geleceği şekillendirmenin birinci vasıtasıdır. 

ABD kurulduktan sonra devrin sanayi bakanı Hamilton şöyle demiş: Artık bütün sanayi ürünlerimiz Amerikan kültürünü, zevkini, tarihini anlatmaya başlayacaktır.

Teknoloji aslında kültürün taşıyıcısıdır. Batının ilmini tekniğini alalım kültürünü almayalım repliği maalesef geçerliliği kalmayan bir söz. 

Türkiye bu açmazdan son yıllarda kurtulmaya çalışıyor. Muhtemelen de kurtulacağız. 

Selçuk Bayraktar gibi kahramanların sayısının geometrik diziyle arttığı bir süreci yaşıyoruz.

Ancak kültür, sanat ve eğitimde benzer süreçleri geliştiremedikçe bizim biz olmaktan çıkma riskimiz yüksektir. 

Alevi sanatçılarımızın türkü üretimi de mahallenin, köyün kaybolması sebebiyle giderek azalmaktadır. İyi ki Kalan Müzik var…

Toplumda eskisi gibi kitleleri kucaklayan sanatçı fikir adamı yetiştiremeyen bir kısırlık içindeyiz.

 Filmlerle, remixlerle bu ihtiyaç nereye kadar karşılanabilir? 

Siyasetin tıkanmışlığını iddia edenler derindeki bu gerçeğin ne kadar farkındadırlar bilemem. 

Tıkanan sadece siyaset değil… Dinlediğimiz müzikler de 70’li, 80’li, 90’lı yıllara ait değil mi?

Orhan Gencebay, İbrahim Tatlıses,Zülfü, Neşet Ertaş, Barış Manço, Cem Karaca, Edip Akbayram , Ahmet Kaya, Ozan Arif, Sefai, Mahzuni, Erkin Baba , Müslüm, Ruhi Su, Musa Eroğlu, Sezen abla…
Hepsini saygıyla anıyoruz.

Son 20 yılda bütün kitleye hitap eden kimler var Tarkan’dan başka?…

Nazım Hikmetle Necip Fazıl arasına sıkışmış bir şiir ve şair hayatımızı zenginleştirebildik mi?

Müzik, edebiyat, sanat, kamu yönetimi de benzer akıbeti yani kısırlığı, sığlığı, yetersizliği vs… yaşıyor. 

Vali deyince akla gelen Recep beyden sonra ikinci bir isim halen yoktur.

Ne olacak bu memleketin hali? 

Tatar Ramazan ve Eşkiya dizileri ile şimdilik idare edelim. Vardır bir gelecek…

Orhan Öztürk 
Emekli Vali
(İskilip Eski Belediye Başkanı)

16.07.2023

Bu yazı 551 defa okunmuştur .

YORUMLAR

  • 0 Yorum
Henüz Yorum Eklenmemiştir.İlk yorum yapan siz olun..

Son Yazılar