Arıkuşunun adını çoğumuz duymamışızdır. Rengarenk, parlak tüylere sahip, sanatlarla bezenmiş, çok küçük,güzel bir kuştur.Boyu en fazla 5 cm’dir.Saniyede 90 defa kanat çırpabilen arı kuşu,saatte 100 km’lik hıza ulaşabilir,uçarken havada asılı durabilir,geri geri uçabilir. Zararlı böceklerle beslendikleri için avlanmaları yasaktır.
Bir arı kuşu sürüsüne rastladığınız zaman, çok hızlı hareket ettiklerinden onları izlemek kolay değildir.Durmanız,hareketsiz kalmanız ve dikkatinizi onlara vermeniz gerekir.Aksi takdirde gözlemleyemezsiniz bu yetenek ve güzelliği.
Günümüzde hayat ,arıkuşları kadar hızlı.Bir hengamenin içerisinde sürüklenip gidiyoruz.Geçim kaygısı,daha çok kazanmak ve tüketmek arzusu,çocukların gelecekleri,Türkiye ve dünyada olup bitenler ve daha nice gerekli,gereksiz gündem bizleri meşgul ediyor.
Hayat tam böyle akıp giderken, Rabbimizin bir ikramı olarak Ramazan ayı geliyor.Şeytanlar bağlanıyor ve manevi bir hava dolduruyor dünyamızı. Günlük hayat akışımız değişiyor, bu aya özgü .Allah ömür vermişse, gelecek 11 ay için hazırlanıyoruz; sahur,oruç,iftar,ikram,teravih,fitre,zekat , Kur’an, tefekkür,murakabe ve muhasebeyle.Ramazan ayı arınma çalışmasından aldığımız diplomayı , bayram ederek kutluyoruz.
Diplomayı alıyoruz dedim de,gerçekten alabiliyor muyuz o diplomayı,ya da notumuz kaç? Şöyle 10 üzerinden bir değerlendirme yapsak,kendimize kaç veririz?Rabbimizin emrettiği bu iç eğitimi,peygamberimizin tarif ettiği şekilde gerçekleştiriyor muyuz?
Yoksa sahura kalkmadan mı oruç tutuyoruz,orucu gerektiği gibi tutmuyor muyuz,iftar sofralarımız zenginlerin birbirini ağırladığı birer israf sofralarına mı dönüşmüş vaziyette,tıka basa yiyip, teravihe gitmeye gücümüz yetmiyor mu,fitreyi kendi gıda harcamalarımızı dikkate almadan alt limitten mi veriyoruz,bu arınma ayını bir festival ayı olarak görüp ,eğlence programlarını mı takip ediyoruz ,teravih namazına gitmeyip,caminin yanındaki parkta sahura kadar piknik mi yapıyoruz,televizyon başına geçip teravih namazı diye bir namaz yoktur diyen ilim yolunun haramilerinin oluşturduğu gündemi mi izliyoruz yoksa?
Yoksa sessiz bir odaya çekilip,kendimizi şöyle bir gözden geçirmiyor muyuz?Halbuki Ramazan insanın iç dünyasına yolculuk için bir fırsattır.Önümüzde bilgisayar,gazete,dergi,karşımızda televizyon,aklımızda bir çok hesabın olduğu bu hızlı dünyada, anlık tefekkürlerle,bir davranış geliştirmemiz çok zor.Tefekkürü daha disiplinli yapmamız lazım.
İşte size bir Ramazan ayı tefekkür (bilinçli düşünme )çalışması;
Kendimizi değerlendirmemiz için önce bilmek gerekir.Çünkü bilincin kaynağı bilgidir.Allahın yasaklarını(büyük ve küçük günahları) ve kötü huyları içeren listeleri İslami eserlerden okuyun.Eğer elinizde yeterli kaynak yoksa,bu bilgileri internetten temin edin.
Günün, kendinizi bedenen dinç,ruhen huzurlu hissettiğiniz bir vaktinde sessiz bir odaya çekilin.
Büyük ve küçük günahları içeren listeyi elinize alın ve işlemeyi alışkanlık haline getirdiğiniz günahları işaretleyin. Bu günahları işlemeye devam ettiğinizde kaybedeceklerinizi düşünün.Onları terk ettiğinizde alacağınız mükafatın farkına varın.Bu günahları nerede,ne zaman,kimle,nasıl ve niçin işlediğinizi kendinize sorun ve cevapları karşısına yazın. Bu cevaplara göre,tekrar işlememek için uygulamanız gereken stratejileri ve yapmanız gerekenleri belirleyin,yazın ve uygulayın.
Kötü huyları içeren listeyi elinize alın.Sahip olduğunuz kötü huyları işaretleyin.Bu kötü huylara sahip olmanın yol açtığı olumsuz sonuçları düşünün.Bu kötü huyları terk ettiğinizde elde edeceklerinizin farkına varın.Bu kötü huylardan uzaklaşmak için uygulamanız gereken stratejileri ve yapmanız gerekenleri tespit edin,yazın ve uygulayın.
Bu çalışma sizin özelinizdir, kimseyle paylaşmayın.Yanınızda bulundurun ,düzenli olarak en az 3 hafta boyunca takip edin ve değişiminizi izleyin.Hedefinize ulaştığınızda kendinizi ödüllendirin;sadaka verin,hediye verin,çocuklarınızı yemeğe götürün vesaire.
Nasıl arıkuşlarını izlemek için durup,onlara yoğunlaşmak gerekiyorsa,hayatımızda iyi ve kötü giden şeyleri görmek içinde,zaman zaman yavaşlamakta,durup düşünmekte fayda var.Bakmakla görmek farklı şeyler.Durup düşünürsek ,olup bitenin farkına varırız.Farkındalığımız artarsa,hayatımızdaki iyi şeylere şükretme,kötü giden şeyleri değiştirme fırsatımız olur.Haydi bu Ramazan bizde arıkuşu etkisi yapsın, biraz durup düşünelim.Yavaşlamaya ,durmaya vaktim yok diyorsanız, unutmayalım ki bir son duruş var.
Her gün bir yerden göçmek ne iyi
Her gün bir yere konmak ne güzel
Bulanmadan,donmadan akmak ne hoş
Dünle beraber gitti cancağazım,
Ne kadar söz varsa düne ait
Şimdi yeni şeyler söylemek lazım.MEVLANA
Allah’a emanet olun.
YORUMLAR