Dinimizde alkollü içkilerin hepsi haramdır. Bunların haram oluşunun pek çok sebep ve hikmeti vardır. Her düşünen insan bunları kolayca anlayabilir.
Alkollü içkilerin sayısız zarar ve ziyanı olduğunu herkes bilir. Bunları 10 madde halinde özetlemeye çalışacağız.:
1-SIHHATE ZARARI: İçkinin insan sağlığına olan zararı herkesçe bilinmektedir. Alkol besin değildir. Hücrelerimizde alkol yoktur. İnsan bünyesine yabancı olan bu madde hücreler tarafından kabul edilmez, dışarı atılmak istenir. Böylece vücut yorulur ve yıpranır. Alkolün insan vücuduna yaptığı tahribatlar ise şöyle özetlenebilir: Sindirim sisteminde ki tahribatı: Alkol salgı bezlerini kamçılar, ilk zamanlarda bol miktarda salgılanan mide öz suları zamanla azalır. Salgı bezleri körleşir, hazımsızlık başlar, karaciğerde şişme, sertleşme görülür.
Solunum sisteminde ki tahribat: Akciğerlerin mikroplara karşı dayanıklılığını azaltır. Ses kısıklığı, gırtlak hastalıkları görülür. Verem mikrobunun üremesine ve yerleşmesine yol açar.
Dolaşım sisteminde ki tahribatı: Derideki damarların çapları genişle, kalp büyür ve yağlanır. Damarların esnekliği azalır, damar sertliği görülür. Tansiyon yükselir, felç olma tehlikesi baş gösterir.
Boşaltım sistemindeki tahribatı: Böbrekler şişer, yağlanır. Boşaltım işlemini de iyi yapamaz. Kanda üre miktarı artar. Terleme fazlalaşır.
2-AKLA ZARARI: Alkol sinir sistemini bozar. Zekâyı uyuşturur, akıl durgunlaşır, unutkanlık, delilik belirtileri görülür, ne yaptığını bilemez hale gelir. Öfke, titreme, hatta çılgınlık emareleri baş gösterir.
3-AİLEYE ZARARI: İçki aile hayatını felce uğratır, evin huzurunu bozar, sarhoşlar, sadece kendini düşünür, evini ve çocuklarını ihmal ederler.
Gece yarısı evlerine dönen sarhoşlar hanımlarının ve çocuklarının huzurunu kaçırır, onları dayak ve işkence altında inletirler. Neticede aile hayatı yıkılıp gider.
4-NESLE ZARAR: İçkinin zararı nesilden nesile intikal eder. Ayyaşların çocukları, bazen aptal, deli, serseri, hastalıklı ve cılız olurlar.
5-CEMİYETE ZARARI: Sarhoşların bulunduğu yerlerde huzur olmaz. Sarhoşluk tesiri ile sağa sola saldırır. Ona buna sataşırlar. Dost olarak oturdukları meclislerden düşman olarak ayrılırlar. Aralarında hadiseler, kavgalar hatta cinayetler eksik olmaz.
6-İKTİSADİ ZARARI: İçki düşkünleri içki uğrunda pek çok para sarf ederler. Hanımını ve çocuklarını yokluk ve sefalet içinde bırakır, işret meclislerinde kabadayılık taslarlar. Varını yoğunu içkiye verip yokluk ve sıkıntı içinde sürünenlerde az değildir.
7-İŞE ZARARI:Gece sabahlara kadar içki âlemlerinde vakit öldüren ayyaşlar ertesi gün işe gidemezler. Gitseler de iş görmezler. Böylece işten de pek çok kayıpları olur.
8-RUHİ ZARARI:İçki düşkünleri ruhi çöküntü içinde bulunurlar. Kendilerini yalnız, kimsesiz, bitkin hissederler.
9-AHLAKİ ZARARI: İçki ferdin ve cemiyetin ahlakını bozar. İnsanları kötülüklere alıştırır. Bir insanı baştan çıkarmak için en tesirli silah içki ve kadındır. Siyasileri elde etmek için hep bu silahlar kullanılmış, bu yüzden nice siyasi hatalar işlenmiştir. Tarih bunun misalleriyle doludur.
10-DİNİ ZARARI: Hadisi şeriflerde içki bütün şerlerin anahtarı, bütün kötülüklerin anası olarak vasıflandırılmıştır. Alkollü içkiler tümü ile yasaklanmış, damlası bile haram kılınmıştır. İçki düşkünlerinin çok ağır cezaya uğratılacakları haber verilmiştir. Uyuşturucu maddelerle, sarhoşluk veren haplarda aynı hükme dahildir.
Müslümanların dünya ve ahirette rahat ve huzura kavuşmaları için içki belasından daima uzak kalmaları lazımdır. İçki ile mücadeleyi en büyük vazife bilmelidir. Değil içmek, içilen yerlere bile gitmemek gereklidir. Memleketimizde içkiye tövbe edip bırakanların sayısı günden güne çoğalmaktadır. Bütün Müslümanları bu beladan kurtarmasını Yüce Mevla’dan temenni ve niyaz ederim.
(Yivlik Köşesi) 20 Ağustos 1987 / Yıl: 1 / Sayı: 2